Şirket politikamız ve insani vicdanımıza göre çalışanlar, bizim en değerli temellerimiz dendir. Firma olarak ilk hedefimiz çalışanların güvenliğini sağlamaktır. Sürekli olarak üretim sağlanabilmesi için çalışanlara ihtiyaç duyulmaktadır. Firma sahipleri, çalışanları olmadan ne bir üretim yapabilmekte ne de o iş yerini ayakta tutabilmektedir. Çalışanlarımızdan yüksek verimli üretim bekliyorsak, onlara rahat ve güvenilir bir çalışma ortamı sağlamamız gerekmektedir. Bu sayede hem işçi mutlu ve rahat bir şekilde çalışarak verim arttırır hem de iş yeri sahibi işleri zamanında teslim ederek firmasının büyümesini sağlamış olur.
Uzun yıllardan bu yana sahada çalışmışlığın vermiş olduğu tecrübe ile gördüğüm bir eksiklik var. Bu eksiklik hem firma sahiplerini hem de çalışan kişileri etkileyen güvenlik kültürüdür. Çalışanlarımıza gerekli bilgi aktarımı yapılmadığı için bilinçli çalışanlar bulunmamaktadır. Güvenlik konusunu birçok çalışan önemsemediğinden dolayı olası aksi durumları önceden görememektedirler. Geçmişten bu yana çalışanların ağzından aynı sözleri sürekli duymuşuzdur. Bana bir şey olmaz, şuana kadar hep bu şekilde yaptık ve biz şerbetliyiz gibi kullanılan kelimeler, çalışanların güvenlik konusunda ne kadar bilinçsiz olduğunu göstermektedir. Bazı zamanlarda şansları yanında olmuş ve başlarına hiçbir aksilik gelmemiştir. Bazı zamanlarda ise oluşabilecek kazaları önceden göremedikleri için geri dönüşü olmayan ağır kazalar meydana gelmiştir. Yapılan araştırmalar sonucunda şunu görüyoruz ki, iş kazalarının nedenlerinde %85-90 gibi büyük bir oranını işçilerin güvensiz davranışlarından kaynaklandığını anlıyoruz. İş kazalarının önlenmesi konusunda en önemli konunun kültür olduğunu bu şekilde anlayabilmekteyiz. Bu durumlara maruz kalmak istemiyorsak, en kısa sürede iş güvenliği kültürünü benimseyerek öncelikle kendimizi sonra da çocuklarımızı bilinçlendirmeliyiz.
Son yıllarda artan iş kazaları ve meslek hastalıklarından dolayı devletimiz birçok yasa ve kanun oluşturmuştur. Bu kanunlar doğrudan çalışanlarının haklarını ve rahat bir ortamda çalışmalarını sürdürebilmelerini sağlamalıdır. Firma olarak devletin belirlemiş olduğu bütün kuralları harfiyen uygulamaktayız. Uzman çalışma arkadaşlarımız ile saha denetlemelerini sürekli ve dikkatli bir şekilde yapmaktayız. Herhangi bir hata ya da sorun ile karşılaştığımızda çözüm odaklı çalışmalar yapmaktayız. Firmaları sürekli denetleyerek ve çalışanlara sürekli eğitim vererek hem bilinçli çalışan hem de rahat bir çalışma alanı sağlayabilmekteyiz.
İş sağlığı ve iş güvenliği çalışmalarında başarı olabilmek için mevzuatın uygulanmasını sağlayıcı, önleyici ve sürekli olarak iyileştirmeye yönelik yapılanma gerektirmektedir. AB mevzuatı ve ILO standartları, iş kazalarını ve meslek hastalıklarını önlemek için tek başına çözüm değildir. Yapılan doğru çalışmalar ile birlikte iş kazaları ve meslek hastalıkları minimum seviyeye gelmektedir. Bunun için sadece yasal düzenlemeler değil, çok yönlü ve geniş kapsamlı eğitimler ile birlikte bilinçlendirme ve güvenlik kültürünün oluşumunu sağlamak gerekmektedir.
Firma sahibi olarak yaşımın genç olmasına rağmen saha bilgilerim ve eğitim seviyem sayesinde bu konuda sürekli hedeflerimi yükselten biriyim. Yapmış olduğumuz çalışmalar ile işimize ne kadar önem verdiğimiz ile firma kalitemizi ortaya koymaktayız. Gelişen teknoloji ile birlikte devamlı olarak araştırma yapmakta ve bu doğrultuda kendimizi de geliştirmekteyiz. Unutmayın ki biz, iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda ne kadar bilinçli birer birey olursak, ilerleyen nesillerimize refah içerisinde güvenilir bir çalışma alanı bırakabilmemizde o kadar kolay olur. Eğer ülkemizin gelişmesinde katkı sağlamak istiyorsak, iş sağlığı ve güvenliği konusuna her zaman önem göstermeliyiz. Biz gelecek nesillerimize rahat ve güvenilir bir çalışma ortamı bırakabilirsek, onlarında verimli bir şekilde çalışmalarını sağlayabilir. İşçi güvenliğinin önemini herkese anlatır ve dikkatli olmaları için çaba göstermemiz, sağlığımız için kurallara uymamız gerektiğiniz nesillerimize yaymalıyız.